Köksav'dan Haberler

ÖZET / ABSTRACT  Ana Sayfa     Yayınlar  


Kök Araştırmalar: Kök Sosyal ve Stratejik Araştırmalar Dergisi / Kök Researches: Kök Journal of Social and Strategical Researches
Sayı /Issue:

Cilt / Volume VI , Sayı / Issue 1 (Bahar /Spring 2004)

Yayıncı / Publisher: KÖKSAV
ISBN: 1302-292X
   
 
 
       
    Takdim: Avrupa Birliği ve Kıbrıs / Europian Union and Cybrus  
  M. Cihat Özönder
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 1-2
 
    Türkiye ve Avrupa Birliği: Tam Üyelik Süreci ve İç Siyasetin Dönüşümü / Turkey and European Union: The Process of The Accesstion and Transformations in Turkish Politics  
 

Ali Resul Usul

  VI(1) Bahar / Spring 2004, 3-14
   

Özet

Avrupa Birliği (AB) Doğu ve Merkezi Avrupa ülkelerinin demokrasilerini geliştirme hususunda bir manivela gibi çalışmaktadır. AB üyesi olmak isteyen bu ülkeler, üye olmak için, Kopenhag kriterlerini yeri getirmek zorundadırlar. AB, bu ülkelerde demokrasinin gelişmesine verdiği desteklerde başarılı olmuştur. Ancak, Türkiye'nin durumu farklıdır. Doğu Avrupa ülkelerinin tersine, AB isteklerinin yerine getirilmesi Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasal yapısında büyük dönüşümlere yol açacaktır. Dolayısıyla, kriterlere uyum, Türkiye'de, diğer adaylarda olduğundan, çok daha sıkıntılıdır.

Anahtar Kelimeler : Avrupa Birliği, “Tam Üyelik Süreci”, Türk Siyaseti.

Abstract

The European Union has been functioning as leverage for the Central and Eastern European countries (CEEC) in developing their democracies. The CEECs, which are aspiring for the full EU membership, must meet the Copenhagen criteria to realize the accession. The EU has been successful at promoting democracy in the countries. Turkey's case is not the same with the CEECs in this regard. Since the meeting of the criteria by Turkey would challenge the fundamental features of the Turkish Republic, the EU has not been very influential as leverage in its relation with Turkey.

Keywords : European Union, “The Process of the Accession” Turkish Politics.

 

 
    The Debates on Multiculturalism in a Globalized Age: The Case of Medina Document Project in Turkey / Globalleşme Çağında Çokkültürlülük Üzerine Tartışmalar: Çalışma Örneği olarak Türkiye'deki Medine Vesikası Projesi  
  Murat Çemrek
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 15-25
   

Özet

Globalleşme ulus-devletlerin önceden bastırılan kültür ve kimliklerce tanınma talepleriyle yüzyüze gelmesini hızlandırdı. Bu da çokkültürcülüğün etnik ve dinî farklılık alanlarında popüler bir kavram olmasına yol açtı. 1980 sonrası Türkiye'de, resmî ideoloji ve ilkelerine başlıca dinî ve etnik kimlik/farklılık söylemleriyle meydan okundu. Bu bağlamda, Medine Vesikası Projesi 1990'ların başlarında entellektüel ve akademik çevrelerde en çok tartışılan konulardan biri oldu. Bu tartışmalar İslâmcı ve diğer entellektüeller arasında yeni fikirlerin sıcak bir atmosferde filizlenmesini sağladı. Bu çalışma çokhukuklu düzen üzerine dönen İslâmcı tartışmayı çokkültürlülük çerçevesinde analiz etmektedir. Birinci bölümde, çokkültürlülük kimlik politikaları ve farklılıkların tanınması ile ilişkileriyle incelenecektir. İkinci bölümde Medine Vesikası tarihsel arka planı ve çevresinde gelişen Medine Vesikası Projesi ilişkili eleştirilerle ortaya konacaktır.

Anahtar Kelimeler: Globalleşme, Çokkültürlülük, Türkiye, Medine Vesikası.

Abstract

Globalization accelerated the confrontation of the nation-states with demands for recognition of previously suppressed cultures and identities. This paved the path for multiculturalism to become a popular concept in the realm of ethnic and religious diversities. In Turkey during the post-1980 period, the official ideology and its principles have been challenged by mainly religious and ethnic identity/difference discourses. In this context, Medina Document Project has been one of the mostly debated subjects in the intellectual and academic circles in the early 1990s. These discussions brought further dialogues between Islamist and other intellectuals, paving the way for flourishing new ideas within a warm atmosphere. This study analyzes the Islamist debate on multijudiary order in the framework of multiculturalism. In the first part, multiculturalism will be reviewed with its links to identity politics and recognition of differences. In the second part, Medina Document with its historical background and the Medina Document Project developed around it will be put down with the related critiques.

Keywords: Globalization, Multiculturalism, Turkey, Medina Document.
 

 
    Ortak Türk Kimliğinin Yeniden İnşası / Tanımı ve Türkiye-Azerbaycan-Orta Asya Türk Cumhuriyetleri İlişkileri Bağlamında Türklük Bilimi Araştırmalarının Rolü / Remaking Common Turkish Identity / Definition and Role of Turkology Studies in the Context of Turkey – Azerbaijan – Central Asian Turkish Republics  
    Mehmet Aça
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 27-57
   

Özet

Yazıdan maksadımız, ortak Türk kimliğinin yeniden inşası/tanımı ve Türkiye-Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ilişkileri bağlamında Türklük bilimi araştırmalarının rolünü tespit etmeye çalışmak olduğundan, burada Batılı sömürgeci güçlerin sömürgeleştirme politikaları içerisinde önemli bir yeri işgal eden Türklük bilimi anlayışları üzerinde değil de, Türk topluluklarının siyasal ve kültürel birlikteliği üzerinde yüzyıllardır önemli bir nüfuza sahip olan Rus Türklük bilimi anlayışı ve bu anlayışın günümüzdeki etkileri üzerinde durulacaktır. Okuyucu, bu yazıda, Rus Türklük bilimi anlayışının sonuçları ya da etkilerinin yanı sıra Türkiye merkezli Türklük bilimi anlayışının Rus Türklük bilimi anlayışı karşısındaki duruşunun sorgulanmaya çalışıldığını da görecektir.

Anahtar Kelimeler: Türkoloji, Türk kimliği, Orta Asya, Sovyetleştirme.

Abstract

Our aim in this paper, the construction of the common Turkish identity and, in the context of Turkey-Azerbaijan-Central Asian Turkish Republics, the determination of the role of Turkology studies. By then, not in the place of the Western colonists politics, which are acted by them, or aim about colonialism that plays an important role in Turkish Studies, we are interested in Russian Turkology studies and the effects of it in our days which has been effected the political and cultural relationship on the Tuskish communities for ages. The reader can be seen the results and effects of the Russian Turkology studies, and the investigation of the Turkology studies, which is central in Turkey, against the Russian Turkolog studies as well, in this paper.

Keywords: Turkology, Turkish Identity, Central Asia, Sovietization
 

 
    Thoughts on “Religious Fundamentalism” Identity in Central Asia / Orta Asya'da “Dinî Fundamentalizm” Kimliği Üzerine Düşünceler  
  Hasan B. Paksoy
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 59-69
   

Özet

Orta Asya, halen daha, inanç sistemlerinin savaş sahasını oluşturmaktadır. İslam da, daha sonraki yıllarda, bu savaşa dahil olmuştur. İslam'ın çeşitli yorumları, sadece yerel ilgili gruplar taraftan değil, dış oyuncular tarafından da yapılmıştır. İnanç sistemleri, bir topluluğa mal olduğunda, iktisadî, siyasî ve askerî yönlerle de iletişim halinde bulunmaktadır ve durumda yeni meselelerin ortaya çıkmasına ve çözümlerinin de bulunmasına neden olmaktadır. Ortaya çıkan durum şudur: İnanç sistemleri, daha alt birimlere ayrılmaktadır. İnanç sisteminin iç parçaları, kendi içerisindeki, birbiriyle çelişen doktrinleri de içermektedir. Sadece Afganistan'ın yakın komşuları değil, diğer toplumlar da, çatallaşan inanç ve yönetim sistemlerini sömürme süreci içinde yer aldılar. Hedef nüfusun bir kısmı, ki iktisadî ve siyasî kararlardan dolayı kederli olan, bu tür propagandalara inanmaya başladı. Bu durumda, askerî hareket yönünde ilerleyebilir. Sonuç olarak, bağnazlık meselesini bir temele oturtmak için, şu iki soruya cevap bulmamız gerekiyor: 1 – Din, milliyetçilik ile aynı anlama mı gelmektedir? Ve 2 – Orta Asya'lıların bağnaz olmasını isteyen kimdir?

Anahtar Kelimeler: Kökten dincilik, Kimlik, Orta Asya, Yönetim ve İnanç

Abstract

Central Asia has been, and still is, a battlefield of belief systems, with Islam being one of the latest entrants into the fray. And, many interpretations of Islam have been fueled not only by indigenous interest groups, but also by the outside players. The latter may have the distinction of constituting the majority of such initiatives. The belief systems, once released onto a polity, begin interacting with the economic, political and military trivet, leading to a new set of issues and possible solutions. What complicates this already crowded matrix is that most, if not all, belief systems tend to have subdivisions. These internal components of a belief system may and do contain self-contradictory doctrines in themselves. This is exactly the case with respect to Afghanistan and the rest of Central Asia. Not only the immediate neighbors of Afghanistan in Central Asia, but also polities from other regions have been partaking in this process of exploitation of bifurcated belief and governance systems. A portion of the targeted population, originally grieved by economic and political depredations, will respond decisively to the provocation. This will be in the direction of military action. In closing: to place the issue of fundamentalism into perspective, perhaps the two initial questions need to be reiterated: 1) is religion equal to nationality? 2) Who is more eager for the Central Asians to be "fundamentalists?"

Keywords : Identity, Fundamentalism, Central Asia, Governance and Belief.
 

 
    Türkistan'da “Ozan”ın Sovyetleştirilmesi Örneği Olarak Jambıl Jabay / Jambıl Jabay as a Sample of Sovietization of “Ozan” in Turkestan  
  Mustafa Öner
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 71-81
   

Özet

Kazak akınlık geleneğinin en meşhur isimlerinden olan Jambıl Jabay, geçen asrın ortasında başlayan yüz yıllık ömrü boyunca, Orta Asya ve Avrasya bölgesi tarihinin en dikkat çekici devirlerinin tanığı olmuştur: Çarlık Rusyası ve onun baskısı, takibatı; Ekim Devrimi ve henüz genel milliyet kavramını tanımayan topluluklar üzerindeki Stalin'in “sovyet uluslaştırma” siyaseti; nihayet II. Dünya Savaşının ağır faturasını kendi Türk dünyası ile paylaşmak isteyen Sovyetler Birliği'nin “kardeşlik” ve “vatan” konularını öne çıkarması... Bütün bu gelişmeleri, burada inceleyeceğimiz kişiliğin hayat çizgisinde görmek mümkündür.

Anahtar Kelimeler: Türkistan, Jambıl Jabay, Sovyetleştirme, Ozan, Kazak akınlık geleneği

Abstract

Jambıl Jabay is the most famous figure of Kazak akın tradition. During his life, he was witness of the important stages in the history of Central Asia and Eurasia: Tsarist Russia and his pressure, prosecution; the October Revolution and the policy of Homo-Sovieticus, propagating the major themes like “patriotism” and “brotherhood” during the Second World War… It would be possible to see all of these situations in the life of Jambıl Jabay.

Keywords: Turkestan, Jambıl Jabay, Sovietization, Ozan, Kazak akın tradition
 

 
    An Efficient Method of Arresting Offenders: The Reward Notices in Cyprus (1878-1900) / Suçluları Yakalamada Etkin Bir Metod: Kıbrıs'ta Ödül İlânları (1878-1900)  
  Mehmet Ali Demiryürek
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 83-88
   

Özet

İngiltere'nin 1878'de Kıbrıs'ı işgalinden sonra, hırsızlık, kundaklama ve öldürme amacıyla bıçaklama gibi pek çok kriminal olay oldu. Kıbrıs'ta İngiliz Hükümeti suçluları yakalamak için çeşitli metodlar kullandı. Bu yazı ödül ilânları yayma yoluyla suçluları yakalama metodu üzerine odaklanmıştır. Bu metodun amacı suçluları yakalamada halkı yardıma ısrarla çağırmaktı. Bu yazıda, 1881 ve 1900 yılları arasında Kıbrıs Gazetesinde yayımlanmış ödül ilanlarına genel olarak bakılmış, 1881'de yayımlanan ilk ödül ilânının bir değerlendirmesine çalışılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Kıbrıs'ta Suç, Ödül İlânları, Suçlu Yakalama Metodları

Abstract

After Cyprus was occupied by the British in 1878, a lot of criminal events occurred such as sheepstealing, firing or stabbing with intend to kill and murder. In Cyprus, British Government used various methods to capture the offenders. This article is focused on one of these methods which involved publishing reward notices. The purpose of this method was to solicite public help in arresting the offenders. This article reveals that the first reward notice was published in 1881and presents an overview of the reward notices published in the Cyprus Gazette between 1881 and 1900.

Key Words : Crime in Cyprus, Reward notices, Methods of capturing offenders.

 

 
    1965-66 Dönemi Kıbrıs'ın Sosyo-Ekonomik ve Siyasî Durumu Üzerine Bir Rapor/ A Report on Socio-Economic and Political Situation in Cyprus in the Period of 1965-66  
  Nejat Turgut Olcay
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 89-103
   

Özet

Kıbrıs ekonomisinde, tarım önemli bir yer işgal etmektedir. Adada, bakır, demir, krom gibi madenler bulunmaktadır. Ağır ve orta sanayi gelişmemiştir. Dış ticaret, en önemli gelir kaynağıdır. Adaya İngiltere, Türkiye, ABD, Almanya ve Yunanistan, mali yardım sağlamaktadır. Sosyal bünye, üç temel etnik gruba dayanmaktadır: Rumlar, Türkler ve azınlıklar. Makale, göç, sosyal hareketlenme, eğitim – öğretim ve güzel sanatlar hakkında detaylı bilgi vermektedir. Türkiye'nin Kıbrıs üzerindeki tarihi hakları ve politik durum irdelenmektedir. Son olarak, ideolojik hususlar ele alınmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Ekonomi, İdeolojik Farklılıklar, Eğitim, Sosyal Yapı, Kıbrıs, Kıbrıslı Rumlar.

Abstract

The agriculture occupies an important place in the economy of Cyprus. In the Island, there are copper, iron and chrome reserves. Foreign trade is major source of the revenues. England, Turkey, Germany and Greece provided financial assistance to the Island. Social structure was based on three ethnic groups: Greek Cypriots, Turkish Cypriots and minorities. The paper gives information about migration, social movements, education and fine arts. It studies Turkey's historical rights over the Island and the political situation in Cyprus. Lastly it deals with ideological issue.

Keywords: Economy Ideological Differences, Education, Social Structure, Cyprus, Greek Cypriots.
 

 
    Unrecorded Economy in Northern Cyprus / Kuzey Kıbrıs'ta Kayıtdışı Ekonomi  
  Hasan Ali Bıçak ve Ejder Yelken
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 105-116
   

Özet

Son 10 yıldır, hem Kuzey Kıbrıs'ta hem de bir çok ülkede, kayıtdışı ekonomi üzerine çeşitli tartışmalar yapılmaktadır. Bu tür iktisadî faaliyetler kaçınılmaz görünmektedir. Fakat, en uç örneklerde görüldüğü gibi, kayıt dışı ekonominin, ekonomideki oranı minimum düzeyde tutulabilir. Bu çalışma, parasal yaklaşımı kullanarak, kayıtdışı ekonominin, Kuzey Kıbrıs ekonomisindeki hacmini belirmeyi hedef edinmiştir. Bu yöntemler, sabit oran ve işlem hacmi yöntemleridir. Bu yöntemler, dolaşımdaki paranın miktarına bakarak, kayıt dışı ekonominin hacmini tahmin etmeye çalışmaktadır. Kuzey Kıbrıs'taki dolaşımdaki paranın miktarını belirlemenin zorluğundan ötürü, bu yönteme dayalı varılan sonuçların geçerliliği şüphelidir. Bu nedenle sonuçlar hakkında yorum yaparken, dikkatli olmak gerekmektedir. Kuzey Kıbrıs'taki kayıtdışı ekonominin varlığı, gün gibi ortadadır. Sabit oran yöntemi göstermektedir ki, son yıllık bir dönemde, Kuzey Kıbrıs'taki kayıtdışı ekonominin ortalama hacmi yüzde yetmiştir. Dolaşım miktarı yöntemine göre, bu rakam, yüzde 51'dir.

Anahtar Kelimeler: Kayıtdışı Ekonomi, Kuzey Kıbrıs, Para, İşlem yöntemi, Sabit Oran Yöntemi.

Abstract

During the past decade, there have been many discussions in North Cyprus as well as in many other countries, about the economic activities which are considered to be “unrecorded”. Such economic activities seem to be unavoidable, but at extreme cases measures could be taken to reduce them. This paper implements monetary approach methods to determine the size of the unrecorded economy in North Cyprus. These methods are the fixed ratio method and the volume of transactions method, which try to estimate the size of the unrecorded economy by using the “currency in circulation”. Considering the difficulty in estimating the value of currency in circulation North Cyprus, the validity of the assumptions, on which the models are based one has to evaluate the results with caution. The existence of unrecorded economy in North Cyprus is obvious. Fixed ratio method showed that the annual average size of the unrecorded economy of North Cyprus for the last four years is about 70 %, while the volume of transactions method gives 51 % unrecorded economy on the average for the same period.

Keywords : Unrecorded Economy, North Cyprus, Currency, Transactions method, Fixed Ratio Method

 

 
    Hazar Havzası Enerji Kaynakları ve Boru Hatları / Caspian Sea Energy Resources and Pipelines  
  Bayram Güngör
  VI(1) Bahar / Spring 2004, 117-129
   

Özet

Çalışmanın amacı, Azerbaycan, İran Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu, Kazakistan ve Türkmenistan'dan oluşan Hazar Denizi enerji bölgesinde bulunan petrol ve doğal gaz kaynaklarının bölgesel kalkınma açısından önemini irdelemektir. Petrol, doğal gaz ve petrol ürünleri Hazar Havzası'nda yer alan ülkelerin kalkınmaları açısından son derece önemlidir. 2000 yılında, bölgenin petrol, doğal gaz ve petrol ürünleri ihracatının toplam ihracat içindeki payının yaklaşık yüzde 68 olarak gerçekleşmesi bunun en açık göstergesidir.

Anahtar Kelimeler: Hazar Havzası, Enerji, Kalkınma, Petrol, Doğal Gaz, Boru Hatları.

Abstract

The main purpose of this study is to examine the Caspian Sea Energy Basin -Azerbaijan, Republic of Iran, Russian Federation, Kazakhstan, Turkmenistan- regarding the importance of oil and natural gas for regional development. Oil, oil products and natural gas resources in the Caspian Basin have a vital importance for regional economic development. It is the indicator that the share of oil, natural gas and oil products in total export of the Caspian Energy Basin is approximately 68 percent in 2000.

Keywords : Caspian Basin, Energy, Development, oil, gas, pipeline
 

 
    KÖK Araştırmalar Yayın İlkeleri  
    Yazarlar  
 
 
 
  

KÖK Araştırmalar: KÖK Sosyal ve Stratejik Araştırmalar Dergisi
KÖKSAV


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Haberleşme: KÖKSAV Gülseren Sok: 13/9 06570 Tandoğan Ankara

Tel: +90312 232 43 73
Faks: +90312 231 04 74
koksav@koksav.org.tr

 

   

Telif Hakkı © KÖK Sosyal ve Stratejik Araştırmalar Vakfı . 2005 Ankara